Olağanüstü Hal Uygulaması Kapsamında Haksız Yere İhraç Edilen 2000’den Fazla Engelli Kamu Çalışanının Hakları Derhal İade Edilmelidir

Olağanüstü Hal Uygulaması Kapsamında Haksız Yere İhraç Edilen 2000’den Fazla Engelli Kamu Çalışanının Hakları Derhal İade Edilmelidir

Basına ve Kamuoyuna

Çağdaş tüm ülkelerde, yerel, ulusal ve uluslararası çapta yürütülen, sosyal, siyasal ve ekonomik alandaki tüm faaliyetlere engelli kişilerin de erişim ve katılımlarının sağlanması temel ve evrensel bir yurttaşlık hakkı olarak görülmektedir.

Türkiye’de, engelliler sosyal yaşama katılımda birçok problem yaşamaktadır.

Kamu hizmetlerine erişimde, hizmetlerden yararlanma ve istihdam gibi birçok alanda da sistematik bir ayrımcılık yaşamaktadırlar.

Tüm toplumsal yaşam içinde ön yargılardan kaynaklı sorunları sıkça yaşanmaktadır.

Engelliler çalışma yaşamına katılımda da birçok zorluklar yaşamaktadır.

Türkiye’de 20 Temmuz 2016 tarihinde ilan edilen ve 24 ay süren Olağanüstü Hal Uygulaması kapsamında çıkarılan 15 adet Kanun Hükmünde Kararname (KHK), engelliler için de ağır sorunları beraberinde getirmiştir.

OHAL KHK’ları ile ihraç edilen 140 binden fazla kamu çalışanı arasında 2000’den fazla engelli ve süreğen hastalığı olanlar da bulunmaktadır.

İhraç edilen ve engelli olan bu kişiler, kendileri hakkında yapılan KHK işlemine karşı doğrudan yargı yoluna gitmeleri baştan engellenmiştir.

Birçoğunun dosyaları OHAL komisyonunda yıllardır bekletilmektedir.

Bunca haksız gecikmeden sonra bile OHAL Komisyonu, hakkında karar verdiği kişilerin yüzde 88,4 üne ret kararı vermiştir.

OHAL Komisyonu kararlarında ortaya çıkan hukuksuzluklar, ihraç işlemlerinde büyük haksızlıkların yapıldığını göstermektedir.

İhraç edilen engelliler hakkında, OHAL Komisyonunca verilen yargı kararlarının gerekçelerinin tamamına yakını evrensel hukuk ve temel insan hakları ile çelişkilidir.

Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve yasalarına da büyük ölçüde uygun değildir.

OHAL Komisyonu, kendisine yapılan başvuruları iki yılda tamamlamak üzere kurulmuştur.     Ancak, aradan geçen yaklaşık 4,5 yıla rağmen hâlâ binlerce dosya karara bağlanmış değildir.

Bütün bunlara ilave olarak, Komisyonun ret kararları sonrası bir de idari yargı süreci ortaya çıkmaktadır.

Bu hızla gidildiği takdirde tüm KHK’lılar için hukuksal süreçlerin on yılı aşması kaçınılmaz hale gelmektedir.

Engelli kamu çalışanları ihraç edildikten sonra yaşamlarını çok zor koşullarda sürdürmektedirler.

Haklarındaki ihraç kararı hem toplumda hem de kamu kurumları nezdinde daha fazla ötekileştirilmelerine sebep olmaktadır.

Sayıları 2.000 kişi üzerinde olan ihraç edilen engelliler adeta açlık ve ölüme terk edilmiş ve toplumdan dışlanmıştır.

İhraç edilen engelliler, yaşadıkları ekonomik, sosyal, siyasal ve psikolojik birçok sorunlar nedeniyle, sıklıkla, boşanmalara varan aile içi huzursuzluklar yaşamaktadırlar.

Kamuoyuna yansıyan verilere göre; İhraç edilen engellilerin %42’si ortopedik, %13’ü görme, %9’u çoklu (birden fazla engeli olan), %7’si işitme engelli olduğu ifade edilirken süreğen hastalığı olanların oranı %29’dur.  İhraç edilen engellilerin % 82’si erkek %18’i kadındır.

İhraç edilen engellilerin, %99’unun diğer KHK’lılarda olduğu gibi, ihraçlarına gerekçe gösterilen konularla ilgili herhangi bir idari veya adli kovuşturma/soruşturma işlemi geçirmedikleri gibi, savunma haklarını dahi kullanamadıkları görülmektedir.

İhraç edilen engellilerin en temel sorunlarından birisi de emeklilik hakkını kazanmış olan engellilerin emekli edilmeden ihraç edilmesidir.

15 yıl veya üzeri hizmeti bulunan ihraç edilen engelliler emeklilik haklarından mahrum bırakılmıştır. Olağan koşullarda 15 yılda hukuken kazanılmış hak olan engelli emekliliği, KHK’lı ihraçlar için sanki “engelli değillermiş gibi” var sayılarak 25 yıl prim şartı koşulmaktadır.

Bu nedenle 25 yıl şartını yerine getiremeyen yüzlerce engelli hem ihraç edilmiş hem de yoksulluğa terk edilmiştir. Emekli olma süresi dolduğu halde İhraç edilen engellilere emeklilik ikramiyeleri de verilmemiştir.

İhraç edilen engellilerin %79’u lisans veya yüksek lisans mezunudur. Engellilerin bu eğitim düzeyine erişimlerindeki zorluklar düşünüldüğünde yapılan haksızlığın ne denli ağır olduğu ortadadır.

İhraç edilen engellilerin %80’ni evlidir, %95’inin kendileri dışındakilere de bakım yükümlülükleri bulunmaktadır.

Bunlardan, %84’ünün çocuk bakım yükümlülüğü, %61’inin öğrenci bakım yükümlülüğü, %18’inin ise kendileri dışında engelli veya kronik hasta yakınlarına bakım yükümlülüğü bulunduğu tespit edilmiştir.

İhraç edilen engelliler maruz bırakıldıkları bu hukuksuzluklar nedeniyle çok zor bir dönemden geçtikleri ortadadır. Sağlık, sosyal güvenlik ve çalışma haklarından da mahrum bırakılan ihraç edilen engellilerin acilen rehabilitasyonları sağlanmalıdır.

Haklarında tesis edilen hukuksuz işlemlere derhal son verilmelidir.

Çünkü aradan geçen her gün engellilerin sağlık, sosyal, ekonomik ve psikolojik yüklerini dayanılamaz derecede artırmaktadır.

https://www.facebook.com/engellilerkonfederasyon

Mustafa Özsaygı

Engelliler Konfederasyonu Başkanı

Sosyal Medya'da Paylaş!
No Comments

Post A Comment